“Ankara Üniversitesi Ödülleri” Sahiplerini Buldu

Ankara Üniversitesi tarafından ilki düzenlenen “Ankara Üniversitesi Ödülleri”, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar’ın katılımıyla gerçekleşen törenle sahiplerini buldu.

Türkiye’nin en köklü yükseköğretim kurumlarından Ankara Üniversitesinde bu yıl bir ilk gerçekleşerek, “Ankara Üniversitesi Ödülleri” düzenlendi. Öğretim elemanlarının 2022 yılı akademik performanslarına göre yapılan değerlendirmeler sonucunda farklı kategorilerde ilk 3’e giren bilim insanları belirlendi. Ödüllerin takdimi için ATO Congresium’da görkemli bir tören gerçekleştirildi.

YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanı Prof. Dr. Derya Örs, Türk Dil Kurumu Başkanı Prof. Dr. Osman Mert, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Yüksel Özgen, Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Kazım Arıcan, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Cengiz Köseoğlu, Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Rahmi Er, Yüksek İhtisas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kadirhan Sunguroğlu, Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fulya Bayraktar, Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Barış Demirci ile Ankara Üniversitesi rektör yardımcıları, öğretim elemanları ve yakınlarının katıldığı tören, açış konuşmalarıyla başladı.

YÖK Başkanı Özvar, bu yıl ilki gerçekleşen “Ankara Üniversitesi Ödülleri”nin bir gelenek haline geleceğine inandığını söyledi.

Özvar, Türkiye’nin en köklü üniversitelerinden biri olan Ankara Üniversitesinin; yetiştirdiği mezunları, akademik başarılarıyla temayüz etmiş akademisyenleri ve ürettiği katma değerle kurulduğu günden bugüne üstün hizmetlere imza atmış müstesna yükseköğretim kurumlarından biri olduğunu ifade etti. Özvar, “Bahsi geçen bu hizmetlerinin yanında, ülkemizde çok sayıda üniversitenin kuruluş safhasındaki fevkalade kıymetli katkıları da ayrıca takdire şayandır” dedi.

“Ankara Üniversitesi” adıyla kuruluşu 1946 yılında gerçekleşse de Ankara Üniversitesinin köklerinin çok daha eskilere dayandığının altını çizen Özvar, 90 binden fazla öğrencisi, alanlarında yetkin akademik ve idari kadrolarıyla ülkemizin müstesna araştırma üniversitelerinden biri olarak kendini gösterdiğini kaydetti.

“Kaliteyi Önceleyen Bir Anlayışla Hareket Ediyoruz”

Günümüzde yükseköğretim sisteminin; 208 üniversite, yaklaşık 185 bin akademisyen ve örgün öğrenime devam eden yaklaşık 4 milyon öğrencisiyle son derece büyük bir kapasiteye sahip olduğuna dikkat çeken Özvar, “Bu büyük kapasiteye ulaşmamızda, son 20 yılda ülkemizde yükseköğretime yapılan büyük yatırımların rolü muhakkak ki çok önemlidir” ifadelerini kullandı.

Yükseköğretim Kurulu olarak, bir taraftan bu büyük kapasitenin yarattığı zenginliğin önemini vurgularken diğer taraftan da bu kapasitenin kalitesini azami seviyeye çıkarma iradesini her platformda dile getirdiklerinin altını çizen Özvar, şunları söyledi:

“Akademisyenlerimizin etki değeri yüksek, nitelikli bilimsel yayınlarının ve projelerinin sayısını artırmak; Ar-Ge faaliyetlerini teşvik etmek; üniversitelerimizin uluslararası alanda saygınlığını ve görünürlüğünü yükseltmek ve nihayetinde ülkemizin her alanda ihtiyaç duyduğu nitelikli beşerî sermayeyi artırmak başta olmak üzere kaliteyi önceleyen bir anlayışla hareket ediyoruz. Üniversitelerimizdeki kalite süreçlerini yakından takip etmemiz ve üniversitelerimizi bu konuda mümkün olan her şekilde desteklememiz bu anlayışımızın bir tezahürüdür.”

“Gelişen Yeni Teknolojiler, Farklı Niteliklere Sahip Bir Beşerî Sermayeye Sahip Olmayı Zorunlu Kılmaktadır”

Yükseköğretim sistemini zamanın rekabetçi ve yenilikçi karakterine uygun bir yapıya kavuşturmak için yoğun çalışma içinde olduklarını belirten YÖK Başkanı Özvar, “Küresel gelişmeleri çok yakından takip ediyor ve ülkemizin yapısına ve dinamiklerine uygun düzenlemeleri gerçekleştiriyoruz. Son zamanlarda üzerinde en fazla durduğumuz konuların başında dijital teknolojiler üzerine yürüttüğümüz çalışmalar gelmektedir. Dijital teknolojiler alanında yaşanan hızlı gelişmelere paralel olarak, ilgili bütün sektörlerde istihdam edilmek üzere nitelikli insan gücüne duyulan ihtiyaç artmaktadır. Ülkemizde uzun yıllardır bilgisayar ve yazılım mühendisliği bölümleri başta olmak üzere çok sayıda bölüm ve programdan nitelikli mezunlar kamu ve özel sektörün ihtiyaçlarına cevap vermektedir. Ancak, deneyimlediğimiz hızlı dönüşüm süreci ve yapay zekâ başta olmak üzere gelişen yeni teknolojiler, farklı niteliklere sahip bir beşerî sermayeye sahip olmayı zorunlu kılmaktadır” dedi.

Son yıllarda lisans seviyesinde “Yapay Zekâ Mühendisliği” ve “Yapay Zekâ ve Veri Mühendisliği” bölümleri ile lisansüstü seviyede farklı programlar açıldığına işaret eden Özvar, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Mevcut durumda, 8 üniversitemizde lisans seviyesinde bu bölümler aktif durumdadır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda gerekli görüldüğü takdirde bu sayının artırılması da mümkün olacaktır. Dijitalleşen dünyada son derece hayati hâle gelen diğer bir konu da siber güvenliktir. Bu alanda ihtiyaç duyulan uzmanların yetiştirilmesi için 4 siber güvenlik meslek yüksekokulu kurulmuş ve bunlar geçtiğimiz güz döneminden itibaren eğitim-öğretim faaliyetlerine başlamışlardır. Yapay zekâ konusunda sektörlerin ihtiyaç duyduğu insan kaynağını geliştirmek ve ülkemizin stratejik hedeflerine katkı sunmak adına yükseköğretim sistemimizin sunacağı katkıyı çok önemsiyoruz. Bu bağlamda, Yükseköğretim Kurulu olarak konuyu hassasiyetle ele alıyoruz.”

“Dereceye Giren Bütün Öğretim Elemanlarını Kalpten Tebrik Ediyorum”

YÖK Başkanı Özvar, bütün bu çalışmaların gerçek anlamda başarıya ulaşabilmesinin nitelikli akademik kadroların varlığıyla mümkün olabileceğine dikkat çekerek, “Kendini sürekli yenileyen ve geliştiren, nitelikli bilimsel araştırmalara ve yayınlara imza atan, ulusal ve küresel sorunlara duyarlı öğretim elemanlarımız çalışmalarımıza her anlamda güç katacaktır. Bugünkü ödül töreni de bu bakımdan son derece anlamlıdır. Üretken ve başarılı akademisyenlerimizin ödüllendirilmesi, bundan sonraki çalışmalar için de büyük bir motivasyon kaynağı olacaktır. Dereceye giren bütün öğretim elemanlarını başarılarından ve gayretlerinden dolayı kalpten tebrik ediyorum ve başarılarının devamını diliyorum. Bugün ödül almaya hak kazananlar dışında başarılı çalışmalara imza atmış çok sayıda öğretim elemanımızın bulunduğuna da eminim. Onlara da gayretleri, ülkemize, yükseköğretimimize ve bilim dünyasına katkıları için ayrıca teşekkür ediyorum” diye konuştu.

“Gurur Verici”

Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar da öğretim elemanlarının gerçekleştirdikleri akademik çalışmaların değerlendirilmesi neticesinde ortaya çıkan sonucun herkes için gurur verici olduğunu ifade etti.

Ünüvar, ülkemizde Cumhuriyet döneminde kurulan ilk üniversite olan Ankara Üniversitesinin, “Cumhuriyetin Bilim Çınarı” ünvanını hakkıyla taşıdığını kaydetti.

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün temellerini atarak gelecek kuşaklara emanet ettiği Ankara Üniversitesinin üzerine düşen sorumluluğun bilincinde olduğunu vurgulayan Ünüvar, “Neredeyse 78 yıldır bulunduğu her alanda öncü olan ve daima geleceğe daha güçlü yürümeyi hedefleyen Ankara Üniversitesi, ülkemizin dünü, bugünü ve yarını arasında bir köprü görevi görmektedir. Bugünden sonra da siz kıymetli öğretim elemanları, öğrencileri, akademik ve idari personeli ile bu görevini yerine getirmeye devam edecektir” dedi.

Dereceye giren tüm akademisyenleri gönülden kutladığını ifade eden Ünüvar, “Bu sıralama APSİS verilerine göre gerçekleşti. Ancak elbette tüm alanlarda pek çok akademisyenimiz çok çalışıyor, üretiyor ve ortaya çok önemli ve somut eserler koyuyor. Her bir akademisyenimizin gerçekleştirdiği bilimsel çalışma bizim için çok önemli ve geleceğe matuf eserler. Burada veriler bazında olan sıralama haricindeki tüm öğretim elemanlarımızı da tebrik ediyor ve daha önemli başarılara temel oluşturmasını diliyorum” ifadelerini kullandı.

“Daha Güçlü Yarınlara Ulaşmak İçin Hedeflerimizi Daha İleri Noktalara Ulaştırmaya Devam Edeceğiz”

Eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, toplumsal katkı ve uluslararasılaşma başta olmak üzere tüm konulara derinlemesine ve süreklilik arz edecek şekilde eğilmeyi tüm Ankara Üniversiteliler olarak bundan sonra da sürdürecekleri sözünü veren Ünüvar, şöyle devam etti:

“Araştırmak, üretmek, bilime, insanlığa katkı sunmak isteyen herkese tüm kolaylıkları sunmak hem bizlerin hem de tüm Ankara Üniversitelilerin temel görevidir. Kurulduğu günden bu yana ülkemizin, milletimizin, bilimin ve insanlığın geleceği için çalışmayı ilke edinen Ankara Üniversitesi olarak daha çok çalışmaya, daha çok üretmeye ve daha güçlü yarınlara ulaşmak için hedeflerimizi daha ileri noktalara ulaştırmaya devam edeceğiz.”

Rektör Ünüvar, Ankara Üniversitesinin önceki gün oy birliği ile aldığı senato kararına da değinerek, Ankara Üniversitesinde, Astronomi ve Uzay Bilimleri Araştırma ve Uygulama Merkezine bağlı Kreiken Rasathanesinin yer aldığı yerleşkeye, “Türkiye’nin ilk astronotu” olarak tarihe geçen Alper Gezeravcı’nın isminin verildiğini kaydetti. Alper Gezeravcı’yı böyle bir başarıda rol aldığı için kutladığını ifade eden Ünüvar, “Alper kardeşimiz, Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘İstikbal Göklerdedir’ sözünü uzayda ifade etti. Şu anda gerçekten İstikbal tam da göklerde. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın da destekleriyle Türkiye artık uzayda varlığını bütün yönleriyle göstermekte. Bu başarı milletimizin, devletimizin başarısı ve muasır medeniyet seviyesine çıkma eğilimindeki Türkiye’nin ortaya koyduğu önemli bir vizyondur. Bu çalışmada bizleri destekleyen Ankara Üniversitesi Senatosuna da sonsuz şükranlarımı sunuyorum” diye konuştu.

Rektör Ünüvar, hiçbir ücret talep etmeden mekânı ve teknik donanımı sağlayan törenin ana sponsoru ATO Congresium’a, ödül sponsoru FLO Mağazalarına, medya sponsorlarına ve törenin düzenlenmesine katkı sağlayan Kültür ve Turizm Bakanı, bakan yardımcıları ve bürokratlarına, ses, görüntü ve sanatlarıyla renk katan halk dansları topluluğuna teşekkür etti.

Ünüvar, “Ankara Üniversitesi Ödülleri”nin hayırlı olması temennisini dile getirerek, ödül alan tüm akademisyenleri gönülden tebrik ettiğini vurguladı.

Açış konuşmalarının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı Güzel Sanatlar Genel Müdürlüğü Ankara Modern Dans Topluluğu, “Anadolu Masalı” isimli gösteriyi sahneledi.

Daha sonra Ankara Üniversitesi sıralamasında, farklı kategorilerde dereceye giren akademisyenler tek tek sahneye davet edildi.

Akademisyenlere Ödülleri Takdim Edildi

Fen Bilimleri alanında birinci olan Doç. Dr. Ahmet Karatay, ikinci olan Prof. Dr. Ayhan Elmalı ve üçüncü olan Prof. Dr. İman Askerbeyli; Sağlık Bilimleri alanında birinci olan Prof. Dr. Sibel Özkan, ikinci olan Prof. Dr. Kaan Orhan ve üçüncü olan Prof. Dr. Bengi Uslu; Sosyal Bilimler alanında birinci olan Doç. Dr. Raci Karayiğit, ikinci olan Prof. Dr. İhsan Çapcıoğlu ve üçüncü olan Doç. Dr. Seher Yalçın ödüllerini YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar ve törene katılan diğer rektörlerin elinden aldı.

“Genç Bilim İnsanı” kategorisinde ise; Fen Bilimleri alanında Doç. Dr. Ahmet Karatay, Sağlık Bilimleri alanında Doç. Dr. Sevinç Kurbanoğlu ve Sosyal Bilimler alanında Doç. Dr. Raci Karayiğit’e ödülleri takdim edildi.

Ankara Üniversitesi sıralamasında dereceye giren akademisyenlere ödüllerinin verilmesinin ardından, törenin medya sponsoru olan kuruluşların temsilcilerine de ödülleri verildi.

Ardından, 19 fakülte, enstitü ve meslek yüksekokulu kategorilerinde ilk 3’e giren akademisyenler ödüllerini aldı.

Tören, anı fotoğrafı çektirilmesiyle sona erdi.

 

 

 

https://x.com/AnkaraUni/status/1752706318933393558?s=20

 

 

Ankara Üniversitesi Ödülleri Töreni Dereceye Giren Öğretim Elemanlarımızın Listesi

 

 

TÖREN FOTOĞRAFLARI

 

Diğer

tümünü görüntüle