Ankara Üniversitesinde İsrail’in Gazze’ye Saldırıları Hukuki Boyutlarıyla Ele Alındı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi tarafından, Gazze’de yaşanan İsrail vahşetinin hukuki yönleriyle ele alındığı “İnsanlığın Gazze Dramı: İsrail’in Son Dönem Eylemlerinin Hukuki Boyutları” konulu panel düzenlendi.

Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, akademisyen ve öğrencilerin katılımıyla Hukuk Fakültesi Cemil Bilsel Konferans Salonu gerçekleştirilen panelin açılışında, Türkiye’nin de içinde bulunduğu coğrafyanın yürek burkan hadiselerin sıkça görüldüğü acılı bir coğrafya olduğunu kaydetti. En son geçtiğimiz günlerde Pençe-Kilit Operasyonunda 12 askerin bölücü terör örgütü mensuplarınca şehit edildiğini hatırlatan Ünüvar, şehitlere Allah’tan rahmet dilediğini ifade etti.

“Adeta ‘Soykırımın Uygulamalı Dersi’ Niteliğinde”

İsrail’in Gazze’ye yönelik vahşice ve orantısız güç kullanımının, adeta “soykırımın uygulamalı dersi” niteliğinde olduğunu belirten Ünüvar, “Bir hekim olarak, gerçekten Gazze’den gelen görüntüleri izlemekte zorluk çekiyorum. O bölgeye baktığımız zaman insanların en temel ihtiyaçlarına; gıdaya, suya, enerjiye, iletişime, sağlık hizmetlerine olan ihtiyaçlarına ulaşamaması beni derinden yaralıyor” diye konuştu.

Geçmişte de buna benzer hadiselerin Hocalı’da, Bosna’da, Ruanda’da ve başka coğrafyalarda yaşandığına dikkat çeken Ünüvar, “Şu anda sosyal medya ve iletişim imkânlarının artığı bir dönemde, dünyanın gözü önünde olan bir hadiseyi görmeyen hâkim unsurlar var. Tabii bir müddet sonra görecekler, görmek zorunda kalacaklar. Şu anda İsrail’in Gazze’ye karşı uyguladığı bu vahşice eylemler, İsrail’in kendi içindeki kendi vatandaşları tarafından da eleştiriliyor, aynı dine mensup Yahudi kitleler tarafından da eleştiriliyor. İsrail’in bu hadiseleri sürdürülebilir olmaktan çıktı, gerçekten kontrolsüz bir durum var. Ne yaptıklarını da tam olarak bilmiyorlar: İnsanlara ‘kuzeyden güneye gidin’ diyorlar, güneye giden insanların üzerine bombalar atıyorlar. ‘Refah Kapısına gidin, bölgeyi terk edin’ diyorlar, oraya giden insanların üzerine yine tekrar saldırıyorlar. Hastanelere saldırıyorlar, Birleşmiş Milletlerin (BM) binasına saldırıyorlar. Gerçekten son derece vahşi bir hadise. BM’nin en temel insani ihtiyaçları bile ulaştırmakta zorluk çektiği bir dönemi yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinin 1925 yılından bu yana on binlerce hukukçu yetiştirmiş, Türkiye’nin ve dünyanın hukuk sistemiyle ilgili çok önemli çıkışlar yapmış bir fakülte olduğuna vurgu yapan Ünüvar, “Bizim sadece sesimizi çıkarmamız yetmez. Aynı amanda biz çok önemli bir eğitim kurumuyuz ve insanız. İnsanlığımızın gereği böyle bir paneli yapmayı da bize zorunlu kıldı. İşin hukuki boyutlarını da bizim konuşmamız lazım. Sadece söylemlerle değil, aynı zamanda yaptığımız söylemleri hukuki anlamdaki boyutları da konuşmamız gerekiyor” dedi.

“İnsanlık Büyük Bir Sınav Veriyor”

Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Muharrem Özen de Filistin’in bir parçası olan Gazze’de 1967 yılından beri yaşananların son perdesi olarak İsrail’e bağlı güçlerin işlediği iddia edilen ve işlediği açıkça belli olan uluslararası suçlarla ilgili Uluslararası Ceza Mahkemesi savcılığının yürüttüğü soruşturmanın ve yaptığı açıklamanın uluslararası kamuoyunu haklı bir biçimde tatmin etmediğini kaydetti.

Uluslararası Ceza Mahkemesi ve uluslararası toplumun son yaşanan olaylardan dolayı zorlu bir sınavdan geçtiğinin altını çizen Özen, “Bu zorlu sınavda, sınır aşan ceza ve adalet sisteminin varlığı, meşrutiyeti ve etkinliği de ölçülüyor ve değerlendiriliyor. Uluslararası kamuoyu vicdanının tatmin olmadığı, büyük yara aldığı günleri maalesef yaşıyoruz. Sadece uluslararası ceza hukukunun değil, en temel anlamıyla adaletin birinci gereği olan ileride işlenebilecek tüm suçlar bakımından da insanlığın büyük sınav verdiğini görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

İnsanlığın ortak değerlerine saldırı niteliği taşıyan soykırım suçu ile mücadelenin bütün devletlerin insani yükümlülüğü altında olduğuna dikkati çeken Özen, şöyle devam etti:

“Devletimizin de geçmişte olduğu gibi bugün de başta Filistin Gazze olmak üzere, bu nitelikteki uluslararası insan hakları ihlalleri konusundaki tutumlarını yürekten destekliyoruz ve alkışlıyoruz. Uluslararası Ceza Mahkemesinin organlarının daha etkili bir şekilde çalıştırılması gerektiğini savunurken, öte yandan başka örneklerde de karşımıza çıktığı gibi, Gazze’de yaşananlar karşısında sessiz kalmanın mantıklı, vicdani ve hukuki hiçbir açıklaması olmadığını görmekteyiz.”

Üç Ayrı Oturum Gerçekleştirildi

Açış konuşmalarının ardından, “İnsanlığın Gazze Dramı: İsrail’in Son Dönem Eylemlerinin Hukuki Boyutları” konulu panele geçildi.

Moderatörlüğünü Altınbaş Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Çağrı Erhan’ın yaptığı “Uluslararası İnsancıl Hukuk ve Savaş Suçları Bağlamında İsrail’in Yakın Dönem Eylemleri” konulu ilk oturumda, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı, İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Cüneyt Yüksel, “İsrail’in Gerçekleştirmiş Olduğu Uluslararası İnsancıl Hukuk İhlalleri”, Hacettepe Üniversitesi Hukuk Fakültesinden Dr. Öğretim Üyesi Onur Uraz, “İsrail’in Gazze’de Yakın Dönemdeki Eylemlerinin Soykırım Suçu Bağlamında Değerlendirilmesi”, Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesinden Dr. Öğretim Üyesi Elif Gökşen de “Gazze’de İşlenen Suçlar ve Uluslararası Ceza Mahkemesi” başlıklı sunumlarını gerçekleştirdi.

Panelin ikinci oturumunda “İsrail-Filistin Sorununda Güncel Gelişmeler Işığında Uluslararası Hukuka ve Uluslararası Örgütlenmeye Dair Sorunlar”, üçüncü oturumunda ise “Gazze’de İşlenen Suçlardan Dolayı Bireysel Cezai Sorumluluk” başlıkları ele alındı.

 

 

Diğer

tümünü görüntüle